Sığır hastalıkları, sığır yetiştiricileri açısından büyük bir öneme sahiptir. Bu hastalıkların önlenmesi, teşhis edilmesi ve tedavisi titizlikle yapılmalıdır. Sığır yetiştiriciliğinde verimin ve karlılığın artması için bu hususlara dikkat edilmelidir. Sığırları etkileyen hastalıklar sindirim sistemini, metabolizmayı etkileyebilir ve bakteriyel kökenli olabilir. En sık görülen sığır hastalıklarını makalemizde bulabilirsiniz.

Yemek Borusu ve Yutak Tıkanması: Sığırların yemleri dışında çiğnemeden yuttuğu turp, pancar, patates gibi yumrulu yiyecekleri yemeye çalışmasıyla bu rahatsızlık yaşanabilir. Bu rahatsızlık kendisini hemen gösterir. Sığırlarda aniden rahatsızlık olması, salya akıntısı, yerinde duramama gibi belirtiler olur. Tıkanıklık nedeniyle gaz çıkışı olmadığından hayvanın işkembesi aşırı şişer. Bu nedenle yumru şeklindeki besinler sığırlara yedirilmemelidir.

Rumen Hipoaktivitesi: Bu sığır hastalığı, yemlerin içeriğinin sindiriminin zor olması nedeniyle, konsantre yemin az verilmesiyle, yem kalitesinin düşük olmasıyla oluşur. Sığırların iştahı iyi olsa da karın büyümesi, büyümede dengesizlik ortaya çıkar. Beslenme koşulları mutlaka düzeltilmelidir.

Basit İndigesyon: Sığır hastalıkları arasında en fazla görüleni budur. Yemlerin aniden değiştirilmesi, mama gibi verilmesi, küflü yem verilmesi gibi nedenlerden kaynaklanan hastalık, sığırlarda iştahsızlığa, işkembede dolgunluğa yol açar.

Rumen Asidozu: Bu hastalık ani yem verilmesi yüzünden ortaya çıkar. Sığırlarda durgunluğa, iştahsızlığa neden olur. Bazen kötü kokulu ishal ortaya çıkar. Bu yüzden yemlerin alıştırılarak verilmesi gerekir.

Sığır hastalıkları arasında sindirim sisteminden kaynaklanan diğer hastalıklar şunlardır:

Süt Humması: Bu rahatsızlık doğumdan sonraki birkaç gün içinde, daha çok süt verimi iyi olan sığırlarda görülür. Bu süreçte kandaki kalsiyum seviyesi düşük olduğu için ortaya çıkan hastalığın önlenmesi için gebeliğin son iki ayı içinde kalsiyum takviyesi yapılmalıdır. Hastalığın belirtileri ayaklarda ve başta titreme, iştahsızlık, yürümede sorunlar olarak ortaya çıkar. İlerlerse bilinç kaybı, nabız yükselmesi, dışkı ve idrar yapmama gibi belirtilerle hayvanda koma ortaya çıkabilir.

Yatalak Sendromu: Süt humması yeteri kadar tedavi edilmediğinde ortaya çıkan bir rahatsızlıktır. Ayrıca beslenme sorunları, başka hastalıklar, doğumdan sonra yaralanma, kilolu olma gibi etkenler de buna yol açabilir. 4-6 yaşlarındaki sığırlarda, yeni doğanlarda ilk 10 günde görülen bir hastalıktır.

Metabolizma sığır hastalıkları arasında ayrıca şunlar da yer alır:

Septisemi: Bu hastalık sığır yetiştiriciliğinde çok görülür ve kayıplar yaşanır. Hastalığın etkeni genellikle rota, corona virüsleri, E. coli bakterisidir. Ağız sütü yetersiz olan hayvanlarda daha etkili olur. Genç hayvanların yavruları da bu hastalığa sık yakalanabilir. Havanın sert olması, temizliğe dikkat edilmemesi de etkendir.

Şarbon: Etkeni Bacillus antracis bakterisi olan bu sığır hastalığı da oldukça yaygındır. İnsanlara bulaşma özelliği olan ve ölümle seyreden ciddi bir hastalıktır. Bazen hayvanda belirti olmadan 1-4 saat içinde ölüm gerçekleşir. Belirtileri ise durgunluk, iştahsızlık, şişlikler, sütte kan olması, vücuttan kan gelmesi sayılabilir. Bu hastalıktan ölen hayvanlara otopsi yapılmamalıdır. Hastalığın tedavisi de oldukça güçtür.

Bakteriyel sığır hastalıkları arasında ayrıca şunlar da yer alır:

Bu hastalıklar sığırlar arasında ciddi ölümlere neden olabilir. Bu yüzden acil önlemler alınmalıdır.

Paraziter sığır hastalıkları arasında şunlar yer alır:

Bu hastalıkların kontrolü ve tedavisi, sığır yetiştiriciliğinde önemli bir yer tutar. Parazitlerden korunmak için düzenli veteriner kontrolleri ve uygun ilaçlama yöntemleri kullanılmalıdır.